Haberler ve Güncellemeler

Beton Çatlakları

Beton Çatlakları


A) Yapısal ÇatlaklarBu tip çatlaklar, yapının işlevi gereği taşıması zorunlu gerilmelerden kaynaklanır. Bunlar, projesi olmayan, zemin problemi çözülmemiş yapılarda meydana gelirler ve çok tehlikelidirler; beton dökümü ve döküm koşulları ile ilgileri yoktur. Bu durumlarda mutlaka yetkili mercilere (mühendislik bürosu, üniversite vb.) başvurulmalıdır. Yapı doğru projelendirildiği ve aşırı yükleme olmadığı durumlarda böyle bir sorun yaşanmaz. Bu tip çatlaklar, betonarme eleman içinde çekme gerilmelerine dik yönde oluşur. Basit bir kirişin açıklık ortasında oluşan veya bir konsol mesnetin üstünde görülebilen çatlaklar bu tiptendir.  
B) Uygulama Kökenli Çatlaklar
Bu tip çatlaklar taze veya yaşlanmış betonlarda görülür.
1. Taze Beton ÇatlaklarıTaze beton çatlakları, betonun kalıba yerleştirilmesini izleyen ilk 30 dakika ile 5 saat arasında, genelde döşeme gibi geniş yüzeye uygulanan betonlarda görülür. Bu çatlaklar, 10 cm’ye erişen derinlikte ve birkaç cm’den başlayarak, 2 mt’ye varan uzunluklar olabilir. Derin ve uzun çatlaklar betonun mukavemeti ve dayanıklılığı açısından son derece zararlı olabilir. Taze beton çatlaklarının en önemli iki nedeni olarak oturma farklılıkları ve plastik rötre (büzülme) sayılabilir.
Oturma ÇatlaklarıBu çatlaklar, yeni dökülmüş, pas payı bırakılmamış, kürü uygulanmamış, gereğinden fazla su ile karılmış betonlarda, boşluklu betonarme elemanlarda, donatının fazla olduğu bölgelerde ve betonun uygun yerleştirilmediği durumlarda, üst yüzeye yakın donatıların hemen üzerinde oluşurlar. Taze betonda iri agrega taneleri dibe doğru çökerken, çimento partiküllerini içeren su yüzeye çıkar. Yüzeye yakın kiriş ve döşeme donatıları bu yer değişimine karşı koyar ve taze beton bu bölgelerde tam olarak oturamaz. Oturmasını yapamayan beton demir boyunca çatlar. Döşemeler ince olduğu için oturma azdır, pek çatlama görülmez. Kirişler daha derin olduğu için oturma çok olabilir ve demirlerin haritası beton yüzeyine çıkar, çatlaklar
donatıların yerini belli eder.
Betonun suyu arttıkça oturma artar. Beton iyi yerleştirilmez, sıkılanmaz, vibrasyon uygulanmazsa oturma, dolayısıyla çatlama da artar. Bu çatlakları önlemenin yolu normal kıvamda (-12 cm çökme) beton kullanıp, yüksek kıvamlı aşırı sulu betonlardan kaçınmak ve betona iyi vibrasyon uygulamaktır.
Plastik Rötre (Büzülme) Çatlakları Bu tip çatlaklar, özellikle sıcak, kuru, rüzgarlı günlerde dökümü yapılan betonlarda (döşeme, yer, yol, pist,... betonları) görülen; rasgele dağılmış, çeşitli boylarda ve genişliklerdeki çatlaklardır. Genelde çatlak genişliği 1 mm’den azdır ve yüzeyseldir, derine gitmez, yapı güvenliği açısından tehlikesi yoktur.  Döşeme betonu dökülünce, üst yüzeyindeki su buharlaşmaya başlar. Betonu terk ederek havaya karışır, bu suyun yerine betonun bünyesindeki su yukarı, üst yüze doğru gelir (kusulan su). Buharlaşma hızı, su kusma hızından yüksekse betonun yüzeyi kurumaya, dolayısıyla büzülmeye ve çatlamaya başlar. Aynı çatlaklar, yeni dökülen betonun altındaki eski, ıslatılmamış betonun veya asmolen tabliyelerindeki briket gibi diğer malzemelerin beton suyunu emmesi sonucu da oluşabilir.
Buharlaşma hızını artıran faktörler bellidir:
Hava Sıcaklığı:
 Hava sıcaklığı arttıkça buharlaşma artar. Sıcaklığın 10°C artması buharlaşmayı yaklaşık 2 kat artırır. Beton havadan daha sıcaksa buharlaşma daha da hızlanır. Havanın Rutubeti: Havadaki rutubet azaldıkça (hava kurudukça) buharlaşma kolaylaşır ve hızlanır. Nispi rutubet %90´dan %5’e indiğinde buharlaşma beş kat artar.
Rüzgarın Hızı: Rüzgar arttıkça buharlaşma hızı artar. Rüzgarın hızı sıfırdan saatte 20 km’ye çıktığında buharlaşma 4 kat artar.
Güneş Işınları: Beton yüzeyi güneş ışınlarına açıksa betonun yüzey sıcaklığı artar ve buharlaşma hızlanır.
Betonun su kusma hızını etkileyen iki temel faktör, Betonun Doluluğu ve Agrega Granülometrisi´dir. Agreganın granülometrisi ne kadar az boşluklu ise betonun mukavemeti o kadar yüksek olur, ama boşluk olmadığından kusma suyunun yukarı çıkması zorlaşır, gecikir; su kusma hızı azalır. Buharlaşma suyunun yerine kusma suyu gelemeyince betonun yüzeyi kurur ve çatlar. Hazır betonda granülometri iyi ayarlandığından su kusma zorlaşır, plastik rötre çatlakları artar.
Plastik rötreyi ve buna bağlı çatlakları azaltmak için alınacak önlemler şunlardır:
· Beton döküleceği kalıbı ve donatı demirlerini nemlendirerek, kalıp elemanlarının, betonun suyunu emerek kurumasını hızlandırmalarına engel olun.
· Betonu güneşten (gölgelik yaparak veya akşam dökerek), sıcaktan (akşam dökerek) ve rüzgardan (rüzgarlık yaparak) koruyun.
· Suyun buharlaşmasını önleyin (ıslak çuval, naylon örtü örterek veya kür maddesi sürerek veya püskürterek).
· Yeterli sayıda ve beceride işçi kullanarak betonu hızlı dökün, mastarlayın ve hemen küre başlayın, en az 3 gün boyunca kürü sürdürün.
Plastik rötre çatlakları yarım saat - kırk beş dakika içinde, yani daha betonlama işi tamamlanmadan çok önce başlayabilir. O nedenle betonlama işi devam ederken bitirilen bölümlerde koruma önlemlerinin alınması gerekebilir. Mastarlanılan bölgelere naylon örtülerek, nemli örtü örtülerek, kür maddesi sürülerek bu önlemler peyderpey alınmış olur. Önlem alınmadığı takdirde, beton sıcaklık, rutubet ve rüzgar durumuna göre az veya çok çatlar. Bu çatlakları azaltarak asgariye indirmek sizin elinizdedir.
2. Yaşlanmış Beton ÇatlaklarıBu tip çatlaklar, değişik yaş gruplarındaki (birkaç haftadan 30 yıla kadar) betonlarda görülebilir. Çatlaklar, fiziksel veya kimyasal kökenlidir. Bunlar, önce kılcal görünümde, ardından büyüyen ve birleşen çatlaklardır. Çatlakları takiben beton yüzeyinde soyulma, dökülme ve patlamalar görülür. Önlem alınmadığı takdirde, betonarme elemanlar zamanla tamamen tahrip olabilir. Bu çatlamaların nedenleri arasında donma - çözülme, alkali - aktif silis reaksiyonu, karbonatlaşma, donatının korozyonu/paslanması, sülfat - asit - tuz gibi beton için zararlı maddelerin yol açtığı reaksiyonlar sayılabilir.

Hazır Betonun Siparişi

Hazır Betonun Siparişi

Hazır betonu sipariş vermeden önce, yapınızda ne tür beton kullanılacağını doğru tespit etmeniz gerekir. Çünkü birçok durumda sipariş edilen beton, sınıf dayanımı talebini karşılamasına rağmen, istenen işlevi yerine getirmeyebilir. Örneğin, sülfatlı bir zemine dökülecek temel betonunda dayanıklılık özelliği, basınç dayanımından daha önemlidir. Beton sınıfı, mevcut statik yapı projesinin üzerinde görülebilir. Ancak çevre şartları iyi tetkik edilmelidir. Gerektiğinde, hazır beton
tesislerindeki uzmanlar da bu konuda yardımcı olabilirler. Hazır beton kullanıcılarının, TS 11222 Beton - Hazır Beton Standardı´nı iyi inceleyerek, tüketici olarak hangi haklara ve yükümlülüklere sahip olduklarını bilmeleri gerekir.


Hazır Beton Siparişinde Aşağıdaki Noktalara Dikkat Edilmesi Gerekir:
  •  Sipariş edeceğiniz betonunun miktarını, basınç dayanım sınıfını, kıvam sınıfını, agrega en büyük tane büyüklüğünü, miktarını, ne tür bir yapı elemanı için istendiğini, çevre şartlarını ve varsa diğer özelliklerini ayrıntılarıyla tespit edip, siparişinizi ona göre verin.
  • · Beton döküm programınızı iki üç gün önceden firmaya bildirin:
    - Teslim günü - saati
    - Boşaltma şekli (Beton pompası, vinç kovaları vb.)
    - Boşaltma hızı
    - Sipariş bilgileri: İsim - Firma - Vergi Dairesi
    - Şantiyenin adresi - telefon
  •  Aksaklık çıkmaması için şantiyede beton döküm ve yerleştirme süresini iyi ayarlayın.
  •  Zemin veya atmosferde, betonarme elemanlar üzerinde olumsuz etkilerde bulunabilecek çevreselkoşullar (sülfat, deniz suyu, asitler, donma-çözülme vb.) hakim ise, beton üreticinizi
    bilgilendirin.
  •  Sipariş verdiğiniz betona ilişkin olarak deney sonuçlarını isteyin.
HAZIR BETONUN TAŞINMASI
Hazır beton, çabuk kullanılması gereken bir üründür; üretiminden itibaren yaklaşık 2 saat içerisinde,müşteri tarafından teslim alınması ve kalıba yerleştirme işlemine başlanması gerekir. Bu süre, bulunulan ortamın koşullarına, çimento ve betonun cinsine ve kimyasal katkıların türlerine bağlı olarak değişebilir. Hazır beton, bu özelliği nedeniyle "transmikser" adı verilen özel araçlarla taşınır ve teslimata kadar homojenliğini koruması için transmikserde karıştırılır. Bu karıştırma, beton sınıfına bağlı olarak farklı devirlerde yapılır. Taşıma işlemi, tesisin işletme bölümünün sevkıyat programına göre gerçekleştirilir; transmikser operatörü ve gerektiğinde beton pompası operatörü taşıma ve teslim işleminin diğer sorumlularıdırlar. Transmikser operatörü betonu müşterinin şantiyesine taşır, pompa operatörü de betonu istenilen noktaya, kalıba aktarır. (Pompa mobil veya sabit olabilir.)

HAZIR BETONUN TESLİM ALINMASI
Beton Dökümü Başladığında:
  • ·Her transmikserin irsaliyesini betonu basmaya başlamadan önce muhakkak kontrol edin, siparişinize uygun olduğundan, taşıma süresinin geçmediğinden emin olun.
  •  Kıvamını gözleyin ve gerekirse çökme deneyiyle kontrol edin; siparişinizden daha yüksek kıvamlı betonu geri çevirin. Daha kuru kıvamlı gelen beton için hazır beton firmasıyla irtibat kurun.
  •  Soğuk veya sıcak havalarda taze betonun sıcaklığını ölçün.
  •  Teslim edilen betondan, her biri ayrı transmikserden olmak üzere, TS 500´de belirtilen adetlerde küp veya silindir numune alın. Numuneler sayesinde hem birim ağırlıktan (beton miktarından) hem de sınıf dayanımından emin olacağınızı unutmayın.
  •  Numunelerinizi alırken, saklarken, kırdırırken ilgili standartlara uyun.
  •  Basınç deneyi sonuçlarını TS 500´e göre yorumlayın.
  •  Deney sonuçlarını raporlandırın ve saklayın.

Hazır Beton Nedir?

Hazır Beton Nedir?

Bilgisayar kontrolüyle istenilen oranlarda bir araya getirilen malzemelerin, beton santralinde veya mikserde karıştırılmasıyla üretilen ve tüketiciye "taze beton" olarak teslim edilen betona "Hazır Beton" denir.
Hazır betonu, şantiyede elle ya da betoniyerle karıştırılarak hazırlanan betondan ayıran temelunsur, hazır betonun modern tesislerde, bilgisayar kontrolüyle üretilmesidir. Hazır beton kullanıcısının hazır betonda arayacağı nitelikler TS EN 206´da yer almaktadır.
Hazır beton üretiminin su ölçme ve karıştırma işlemlerinin santralde veya transmikserde yapılmasına göre iki farklı şekli bulunmaktadır:
Kuru Sistem
Yaş Sistem

Kuru karışımlı hazır beton, agrega ve çimentosu beton santralinde ölçülüp santralde veya transmikserde karıştırılan, suyu ve varsa kimyasal katkısı ise teslim yerinde ölçülüp karıştırılarak ilave edilen hazır betondur. Kuru karışımlı hazır betonda şantiyede karışıma verilen su miktarına (formülde öngörülenden daha fazla olmamasına) ve karıştırma süresine (homojen bir karışım için yeterli süre) özel itina gösterilmesi gerekmektedir.
Yaş karışımlı hazır beton, su dahil tüm bileşenleri beton santralinde ölçülen ve karıştırılan hazır betondur.
Hazır Beton SantraliHazır beton bileşenlerinin stoklanıp, kontrol altında karıştırılarak, hazır beton üretiminin gerçekleştirildiği ve transmikserlere dolumun yapıldığı tesislere "beton santrali" denir. Beton santralleri karışım şekillerine göre "yaş ve kuru karışım" olmak üzere ikiye, depolama şekillerine göre de "bunkerli" ve "yıldız tip" olmak üzere ikiye ayrılmaktadır.
Yıldız tip santralde, santralin önünde yıldız şeklinde bir stoklama alanı vardır ve kova vasıtasıyla agregalar arkadaki karıştırma kazanına aktarılır. Bunkerli santralde ise agrega ve kumlar santralin önündeki bunkerlerde stok edilip, bantlı bir sistem ile karıştırma kazanına taşınır.
Üretim SüreciÖnce, hazır betonun üretiminde kullanılacak, doğru seçilmiş malzemelerin (çimento, agrega,su, katkı) kalitelerini ve birbirlerine uyumunu incelemek için laboratuar deneyleri yapılır. Bu deneylerden geçen malzemelerde zamanla olumsuz değişiklikler meydana gelmesinin önlenmesi için sürekli kalite denetimi yapılmalıdır. Hazır betonun üretim süreci, santral operatörünün üretilecek betonu tanımlayan formülün numarasını belirleyip, bilgisayar sistemini işletmesiyle başlar. İlk komuttan sonra, ayrı bölmelerde stoklanmış bulunan agrega, çimento ve su aynı anda tartılır. Daha sonra tartılmış agrega, bant veya kovayla taşınarak mikser kazanına aktarılır. Bu sırada çimento, su ve formülde varsa kimyasal katkı maddesi de kazana aktarılır ve karıştırılır. Bir harman betonun hacmi santralden santrale değişmekle birlikte, genellikle 1 - 3 m3’tür. Santralde karışma süresi de harman hacmiyle orantılı olarak standartlar tarafındanbelirlenmiştir. Yeterince karıştırılmış olan harman, transmiksere boşaltılır, dolum tamamlanıncaya kadar aynı işlem devam eder.
Beton Sınıfları
a) Basınç Dayanım Sınıfları
Betonun basınç mukavemeti standart kür koşullarında saklanmış (20°C ±2°C kirece doygun su içerisinde), 28 günlük silindir (15 cm çap, 30 cm yükseklik) veya küp (15 cm kenarlı) numuneler üzerinde ölçülür.Hazır betonda basınç dayanımı sınıfları, karşılığı silindir ve küp mukavemetleri aşağıdaki tabloda özetlenmiştir. (TS 11222)


b) Kıvam SınıflarıBetonun işlenebilme özelliği kıvamı ile tayin edilebilmektedir. Kıvam, betonun kullanım yerine (kalıp geometrisi, demir sıklığı, eğim), betonu yerleştirme, sıkıştırma, mastarlama imkanlarına ve işçiliğine, şantiyede beton iletim imkanlarına (pompa, kova) bağlı olarak özenle seçilmesi gereken bir özelliktir. Hazır Beton Standardı TS EN 206’da beton kıvamı çökme, vebe, sıkıştırılabilme ve yayılma sınıflarına göre belirlenir. Çökme sınıfları S1, S2, S3, S4 ve S5 sembolleri ile tanımlanan bu kıvamlar çökme (slump) konisi deneyi ile ölçülmektedir.
Hazır betonda şantiye teslimi kıvam, taşıma süresi ve beton sıcaklığına bağlıdır. Taşıma süresi kıvamı etkilemekte, süre uzadıkça ve hava sıcaklığı yükseldikçe santralden şantiyeye kıvam kaybı artmaktadır. Bu kıvam kaybının betona su verilerek dengelenmesi mukavemeti düşürmektedir.

Slump (Çökme) Deneyi Yapılırken;
· Slump hunisi düz bir zemine konur.
· Standart slump hunisi üç eşit kademede doldurulup, her kademede 25 kez standart şişleme çubuğuyla şişlenir.
· Huni tamamen dolunca üst yüzeyi mala ile düzlenir.
· Huni yavaşça yukarı doğru kaldırılır; bu sırada taze beton kendi ağırlığıyla çöker.
· Şişleme çubuğu huninin üzerine konur ve çöken betonun üst seviyesinden çubuğun altına kadar olan mesafe ölçülür. Bu uzunluk, taze betonun çökme (slump) değeri olarak adlandırılır.
Beton yerleştirme işlemi sırasında vibratör kullanılması kaçınılmazdır. "AFET BÖLGELERİNDE YAPILACAK YAPILAR HAKKINDA YÖNETMELİK"de vibratör kullanmadan beton dökümü işlemini yasaklamıştır. Şişleme, tokmaklama v.b. elle sıkıştırma usulleri, yalnızca vibratör kullanımıyla beraber, yardımcı usuller olarak kullanılabilir.
Betonun Taşınması Sırasında Kıvam Kaybının Muhtemel Nedenleri· Betonun yalancı priz yapması. Bunun önüne karıştırma işlemine devam edilerek geçilebilir.
· Uzun taşıma mesafeleri. Yol boyunca beton priz almaya başlayabilir. Karışım suyu da buharlaşabilir.
· Dökümden önce aşırı karıştırma süresi.
· Sıcak hava şartları.
Özellikle bina sektöründe beton işçiliğinde bilinç ve eğitim düzeyi düşük olduğundan taşıma, yerleştirme ve mastarlama işlemlerinin kolaylığı açısından 18 - 22 cm çökmeli, çok akıcı kıvamlı beton kullanma, bu amaçla da şantiyede hazır betona su verme eğilimi çok yüksektir. Bu eğilimin mukavemet düşürücü zararlı sonucunu yok etmek için Türkiye Hazır Beton Birliği Yönetim Kurulu bir karar alarak üyelerine şantiye teslimi beton kıvamını K4 düzeyinde (çökme >16 cm) tutmalarını tavsiye etmiş, bunu yaparken su/çimento oranına (dolayısıyla mukavemete) dikkatlerini çekmeyi de ihmal etmemiştir. Bu konuda bilgilenen ve bilinçlenen müşteriler K4 kıvamlı beton sipariş vermektedir.
c) Agrega En Büyük (Maksimum) Tane Büyüklüğü SınıflarıTS EN 206-1’e göre agrega en büyük tane büyüklüğüne göre sınıflandırılır. Örneğin: Den çok 22 cm olan beton.
Beton içinde kullanılacak en iri agrega tane büyüklüğünün kalıp en dar boyutu, döşeme derinliği, pas payı, en sık donatı aralığı gibi unsurlarla uyumlu biçimde, TS 500 de belirtilen şekilde seçilmesi gerekir. Piyasada yaygın biçimde kullanılan hazır beton "2 No Agregalı" olandır. Çok sık donatılı veya ince kesitli elemanlarda bazı bilinçli müşteriler "1 No Agregalı" hazır beton siparişi vermektedir.
Betonun Diğer Özellikleri
a) Taze Beton Sıcaklığı
Hazır Beton standardına uygun olarak şantiyeye teslim edilen taze hazır beton sıcaklığının +5°C’den az olmaması gerekmektedir.
b) Birim AğırlıkHazır beton üreticisinin beyan ettiği değere göre birim ağırlığı¸ ±%2 tolerans getirilmiştir. Örneğin beyan edilen değer 2.350 kg/m3 ise 2.350 x 0,02 = 47 kg/m3 bulunur. Dolayısıyla tolerans sınırları 2.350 ± 47 kg/m3 olmaktadır.
Birim ağırlık yoluyla metraj sorunları çözümlenebilmekte, transmikser boş ve dolu tartılarak beton ağırlığı ve hacmi belirlenebilmektedir.

Betonla İlgili Teknik Terimler

Betonla İlgili Teknik Terimler


AĞIR BETON: Barit, magnetik, limonit ve demir gibi yüksek birim ağırlıklı agrega kullanımıyla elde edilen           ve özellikle radyasyona karşı korunma amacıyla kullanılan beton.
ADERANS: Yapışma, bağlanma.
ABSORBSİYON: Emme, absorbe etme.
AGREGA: Kum, çakıl, kırma taş gibi yapı malzemelerinin adı. Tabi, suni veya her iki cins mineral malzemenin genellikle 100 mm’ye kadar çeşitli büyüklüklerdeki kırılmış ve/veya kırılmamış tanelerinin yığını.
ALKALİ: Alkali metallerin tuzları. (Beton veya harç bileşimlerinde bulunan sodyum ve potasyum kimyevi analizlerde genellikle Na2O ve K2O olarak belirlenir.)
ALKALİ AGREGA REAKSİYONU: Portland çimentosundan, diğer kaynaklardan veya bazı agrega bileşimlerinden gelen alkalilerle (sodyum ve potasyum) beton veya harç arasındaki kimyevi reaksiyon.
AŞIRI VİBRASYON: Vibratörün taze beton yerleştirilmesi sırasında, ayrışma ve fazla terlemeye neden olabilecek kadar fazla uygulanması.
BETON: Kum, çakıl ya da kırmataş, çimento, su ve gerektiğinde katkı maddeleri kullanılarak elde edilen yapı malzemesi.
BRÜTBETON: Çıplak, düzgün yüzeyli beton.
BAYPAS: Çevirme, devre dışı bırakma, aşırtma, kırmataşın konkasörlerde kırılması ve dane çaplarının belirlenmesi işleminde dışarı atılan kirli-ince toz malzeme.
BİMS: Birbirine bağıntısız, boşluklu, sünger görünümlü, silikat esaslı, birim ağırlığı genellikle 1 t/m3’ten küçük, sertliği mohs skalasına göre 6 civarında camsı doku gösteren volkanik bir madde. (Ponza taşı, sünger taşı gibi)
BİMSBETON: Agrega olarak bims agregaları kullanılarak, gerektiğinde kum ilave edilerek yapılan hafif beton.
BİRİM AĞIRLIK: Bir malzemenin ağırlığının hacmine bölünmesiyle elde edilen değer.
BUHAR KÜRÜ: Buhardan yararlanarak sıcaklık ve nemi yüksek bir ortamın sağlanmasıyla, betona erken mukavemet kazandırmayı öngören bir beton kürü metodu.
BÜZÜLME: Deney numunesinin herhangi bir doğrultudaki boyutunda, hızlandırılmış belirli kuruma şartları altında, ağırlıkça doygun halden dengeli ağırlık ve dengeli boyut durumuna geçişinde kuruma nedeniyle meydana gelen değişim.
BÜZÜLME ORANI (RÖTRE): Deney numunesinin kuruma sonucu oluşan boy kısalmasının başlangıç boyuna oranı.
ÇAKIL: Kırılmamış tanelerden meydana gelen iri agrega.
ÇALIŞMA DERZİ: Farklı zamanlarda yerleştirilmesi gereken beton kısımlar arasında sürekliliği sağlayabilecek tarzda düzenlenmiş derz.
ÇİÇEKLENME: Sertleşmiş beton içindeki çimento harcındaki bileşenlerin çözünüp dışarı sızması ve yüzeyde kristalleşip birikmesi sonucu oluşan lekeler.
DANSİTE: Yoğunluk.
DOZ: Bir karışıma girmesi gereken miktar.
DOZAJ: Ayarlama, düzenleme.
DURABİLİTE: Kalıcılık, betonun servis ömrü boyunca fiziksel ve kimyasal etkilere karşı koyması, dayanım.
ELASTİK SINIR: Malzemedeki deformasyonun, yük kaldırıldığında tamamen geri dönmemeye başladığı andaki gerilme sınırı.
ELASTİSE MODÜLÜ: Statik hesaplamada bir gerilimin, kısalma ya da eğilme miktarına bölünmesi ile bulunan değer.
EPOXY BETONU: Epoxy bağlayıcı, ince ve iri agregadan oluşan beton.
EPOXY HARCI: Epoxy bağlayıcı ve ince agregadan oluşan harç.
FİLLER: 0,25 mm göz açıklıklı kar elekten geçen ince malzeme, taşunu, mineral toz.
FİNİŞER: Serme ve sıkıştırma makinesi.
FORE KAZIK: Bir boru çakarak, içini boşalttıktan sonra, demirlerini koyup beton döküldükçe kılıf borunun çıkartılması yöntemiyle yapılan kazık.
GAZ BETON: İnce ve silisli bir agrega ve inorganik bir bağlayıcı madde (kireç veya çimento) ile hazırlanan karışımın, gözenek oluşturucu bir madde katılarak hafifletilmesi yolu ile elde edilen hafif beton.
GRONÜLOMETRİ: Kum, çakıl, kırmataş gibi yapı malzemelerinin elek analizleri sonucunda tane dağılımının belirlenmesi. Tane ölçüm.
GROBETON: Kaba beton, düşük dozlu demirsiz beton.
HAFİF AGREGA: Birim ağırlığı 1.200 kg/m3’ü aşmayan agrega.
HARÇ: Kargir duvarlar ile iç ve dış sıvaların yapımında kullanılan ve mineral esaslı bir bağlayıcı, harç kumu, su ve gerektiğinde ilave edilen katkı maddelerinin uygun oranlardaki karışımları ile oluşturulan bir yapı malzemesi.
HAVA MİKTARI: Betondaki kapalı agrega boşlukları haricinde mevcut hava hacminin beton hacmine oranının yüzde olarak ifadesi.
HİDRATASYON: Su ile çimento arasındaki kimyevi reaksiyon.
İNCELİK MODÜLÜ: Agrega gradasyon özelliği hakkında bilgi sağlayan ampirik bir sayısal değer. İncelik modülü = Elek üzerinde kalan agreganın yığışımlı yüzdesi / 100
KAROT: Zemin, beton, asfalt gibi yapımlardan, özel aygıt (karotiyer) ile alınan silindirik örnek.
KAPİLER BOŞLUK: İç yüzeylerinde toplanan suyun beton içerisinde moleküler çekim ile hareketine imkan tanıyacak büyüklükteki mikroskobik kanallar.
KAVİTASYON: Su yapılarında rastlanan oyulma olayı (Negatif basınçtan dolayı).
KAYAR KALIP: Düşey olarak sürekli yükseltilebilen kalıp.
KILCAK ÇATLAK: Beton yüzeyinde gelişigüzel meydana gelmiş çok ince çatlaklar.
KIVAM (TAZE BETONDA): Karışım suyu nedeniyle taze betonun kazandığı akıcılığın ölçüsü.
KİL: Genellikle alüminyum hidrosilikat, nadiren magnezyum hidrosilikat mineralinden oluşan ve tane büyüklüğü 2 mikrondan küçük tanelerden meydana gelen, plastik özelliklere sahip, tabii mineral malzemesi.
KİL YÜZDESİ: Karışık bir malzemenin kil kısmının kurutularak tartılmış kütlesinin toplam kütleye yüzde olarak oranı.
KLİNKER: Çimentonun temel bileşenleri olan kil ve kireç taşının pişirilmesiyle elde edilen ceviz büyüklüğündeki ürün.
KOLLOİD: Büyüklükleri 10-5 cm ile 10-7 cm arasında değişen tanelerin oluşturduğu malzeme.
KOLLOİDAL BETON: Agregası koloidal enjeksiyon ile bağlanmış beton.
KOLLOİDAL TANE: Beton veya harç gibi sürekli bir ortam içerisine dağılmış, genellikle 200 mikrondan küçük, elektrik yüklü taneleri.
KOMPAKT: Sıkı, katı, yoğun.
KOMPOZİT NUMUNE: İki veya daha fazla numunenin karıştırılmasıyla elde edilen numune.
KUM PÜSKÜRTME: Beton ve benzeri yüzeylerin bir hortum başlığından basınçlı havayla kum püskürtülmesi yoluyla aşındırılması veya betonun kesilmesi.
KÜBİK AGREGA: Üç boyutu (eni, boyu ve kalınlığı) birbirine yaklaşık eşit olan agrega.
KÜR: Çimentonun yeterli hidratasyonunu sağlamak, betonda tam ve uygun sertleşme elde edebilmek için, yerleştirme işleminden hemen sonra başlanarak taze betonun yeterli süre belirli sıcaklık ve nem altında tutulması.
LİFLİ BETON: Dağılmış gelişigüzel yönlenmiş lif ihtiva eden beton.

LOS ANGELES AŞINMA DENEYİ: Agreganın aşınmaya dayanıklılığının belirlenmesindekullanılan deney yöntemlerinden biri.
MICIR: 4-32 mm dane çaplı kırmataş.
MOLOZ: Yapım yıkım artığı.
ÖNDÖKÜMLÜ BETON (PREKAST): Daha önce dökülüp sonra yerine konan bir yapı bileşenini oluşturan beton.
ÖNGERİLMELİ BETON: Elemana gelecek yüklerin etkilerinin çeliğin beton içinde gerilmesi ile istenen şekilde dengelendiği beton.
PERMEABİLİTE: Geçirgenlik.
PLASTİK ÇATLAK: Henüz yerleştirilmiş plastik haldeki taze betonun yüzeyinde meydana gelen çatlak.
PLASTİSİTE: Yeni karıştırılmış betonun veya harcın deformasyona karşı direncini ve kalıplanabilme şartlarını belirleyen özelliği.
POISSON ORANI: Beton numunelerine elastik bölgede basınç gerilmeleri uygulandığında,deney numunelerinde meydana gelen enine birim uzamanın boyuna birim kısalmaya mutlak değerce oranı.
POROZİTE: 1- Gözeneklilik. 2- Bir boşluğun birim dolu hacmine oranı.
PORTLAND ÇİMENTOSU 32.5: Portland çimentosu klinkeri ve alçı taşının birlikte, puzolanik madde katılmadan öğütülmesi sonucu elde edilen, 28 günlük basınç mukavemeti en az 325 kg/cm2 (32.5N/mm2) olan portland çimentosu.
PREFABRİKASYON: Önyapım, ön üretim.
PREKAST: Önceden dökülmüş.
PRİZ: Beton ve harçlarının katılaşmaya başlama süresi.
PRİZ BAŞLAMA SÜRESİ: Beton karılırken suyun çimentoya temas ettiği andan itibaren betondan elenerek ayrılmış olan harcın, çapı 6,175 mm olan bir sondanın daldırılmasına karşı 5kg/cm2 (0,5 N/mm2)’lik bir mukavemet kazanmasına kadar geçen süre.
PRİZ BİTME SÜRESİ: Beton karılırken suyun çimentoya temas ettiği andan itibaren betondan elenerek ayrılmış olan harcın, çapı 6,175 mm olan bir sondanın daldırılmasına karşı 35kg/cm2 (3,5 N/mm2)’lik bir mukavemet kazanmasına kadar geçen süre.
PUZZOLAN: Kendisinin bağlayıcı karakteri çok az olan veya hiç olmayan, ancak inceolarak öğütülmüş halde veya ortamda nem bulunması halinde kalsiyum hidroksitle normal sıcaklıklarda reaksiyona girerek bağlayıcı nitelikleri olan bileşikleri meydana getirme yeteneğine sahip silisli veya silisli ve alüminli bir malzeme.
PÜSKÜRTME BETON: Basınçlı hava kullanımı yoluyla işlem uygun olarak hazırlanmış yüzeyler üzerine püskürtülen ve püskürtme basıncıyla istenilen yüzeyler üzerine yapışan beton veya harç.
SATIH VİBRATÖRÜ: Betonu sıkıştırmak için üst yüzeye uygulanan vibratör.
SLAMP: Çökme, betonun (kıvamının) ölçülebilen oturması.
SOĞUK DERZ: Beton dökümü sırasında uygulamadaki gecikme sebebiyle iki tabaka arasında meydana gelen derz veya süreksizlik.
STANDART SAPMA: Ortalama değerden sapmaların mertebesini gösteren istatistiki bir değer.
TAŞ UNU: 0,25 mm göz açıklıklı kare gözlü elekten geçen ince malzeme.
TAZE BETON: Betonun karıştırma işlemi bittikten sonra sahip olduğu işlenebilirliği bir değişme olmadan koruyabildiği süre içindeki hali.
TEKRAR SIKIŞTIRMA: Yerleştirme ve ilk sıkıştırmadan sonra veya priz başlangıcından önce betona bir veya daha fazla vibrasyon uygulanması.
TRAS: Bağlayıcı özelliği olan volkanik tüf.
TREMİ: Betonun su altında yerleştirilmesini sağlayan dökme hunisi.
TUVENAN: Dereden çıkarılmış, elenmemiş ve yıkanmamış, olduğu gibi kullanılan kum çakıl karışımı yapı malzemesi.
VAKUMLU BETON: Vakum yöntemiyle içindeki fazla suyun alınarak prizi çabuklaştıran,kalıp alma süresini kısaltan beton.
VİBRASYON: Titreşim.
VİBRATÖR: Taze betonun içindeki boşlukları ve hapsolmuş havayı azaltarak betonu sıkıştırmakta kullanılan titreşimli alet.
VİZKOZİTE: Bir sıvımsı maddenin akmaya gösterdiği karşı koyma

Deprem Nedeniyle Betonarme Yapılarda Oluşan Hasarlar

DEPREM
Yer kabuğu içindeki kırılmalar nedeniyle ani olarak ortaya çıkan titreşimlerin dalgalar halinde yayılarak geçtikleri ortamları ve yer yüzeyini sarsması olayıdır. Başka bir ifade ile anlatacak olursak; üzerine bastığımız, binalar inşa ettiğimiz toprak yüzeyini yerinden oynatan hatta inşa edilen binalara ve içindeki biz insanlara zararlar verebilen bir doğa olayıdır.

Tektonik Depremler

Levhaların (yerin alt katmanlarında bulunan kaya kütlelerin) birbirine basınç uygulamaları ve birbirlerini çeşitli yönlerde hareket ettirmeleri ile oluşan deprem türüdür. Türkiye’de oluşan depremlerin büyük bir kısmı tektoniktir.

Volkanik Depremler

Volkanik depremler, volkan patlamaları nedeniyle oluşmaktadır. Volkan patlamaları ise, yer altında bulunan lav dediğimiz yanıcı katı ve gaz kütlelerinden oluşan sıvının yer yüzüne çıkmak istemesinden dolayı gerçekleşmektedir. Lavlar yer altında bir yerden bir yere doğru akarken gaz sıkışmaları meydana gelmektedir. Bu sıkışmalar ise volkan patlamalarına sebep olmaktadır. Türkiye’de çok fazla aktif yanar dağ olmadığından volkanik deprem görülmemektedir.

Çöküntü Depremleri

Bu deprem türü, yer altında bulunan boşlukların tavanlarında bulunan toprağın yumuşaması ya da erimesi ile oluşan depremlerdir. Bu deprem türünde maden ocaklarında yapılan kazı çalışmalarının da olumsuz etkileri bulunmaktadır. Barajlar yapılırken bir fay hattına denk gelinmesi ve toprağın çökmesi ile deçöküntü depremler oluşabilir.

Tsunami

Deprem odağı denizlerin altında olan ve denizin içerisinde oluşmuş depremler sonucu meydana gelir Tsunami. Depremin olduğu denizde, dalgalar denizden kıyıya doğru oluşmaktadır. Dalga boyu o kadar yükselir ki kıyılarda çok büyük hasarlara sebep olabilir. Japonya’da gerçekleşen 1996 Tsunami depremi  bu duruma örnektir.

TUĞLALAR

TUĞLALAR
Duvar örme malzemesi olarak kullanılan tuğla; kil, killi toprak ve kumun gerektiğinde
tuğla ve kiremit tozunun, su ile hamur hale getirilip kalıplanmasından sora kurumaya
bırakılır, kuruyan kalıplar 800 oC-1000 oC sıcaklıktaki fırınlarda pişirilerek elde edilen
malzemeye tuğla denir. Elde ediliş şekillerine ve özelliklerine göre çeşitleri mevcuttur.
ÇEŞİTLERİ
1. Harman Tuğlası (Adi Tuğla)
Günümüzde modern inşaat sektöründe az kullanılan, genellikle ekonomik olarak geri
kalmış ülkelerde kullanılan tuğlalardır. Adına adi tuğla ya da el tuğlası da denir. Hazırlanan
tuğla hamuru (kil, killi toprak, kum karışımı) el ile kalıplanıp açık havada kurutulup
pişirildikten sonra elde edilen tuğladır.
Özellikleri
El ile kalıplandığından, ölçüleri genellikle birbirini tutmaz ve dayanıklı değildir.
Genellikle piyasada dolu ve delikli harman tuğla diye iki şekilde satılır. Harman tuğla
(19x9x5 cm) ölçülerinde imal edilir.
2.Fabrika Tuğlası
Fabrika tuğlaları, tuğla hamurunun yüksek basınç altında preslenip, fırınlarda
pişirilmesiyle elde edilir.
Özellikleri
Normal ve modüler tuğlalar genelde yığma yapılarda, taşıyıcı duvarlarda kullanılan
malzemedir. Ebatları tuğlaların özelliğine göre değişkenlik gösterirler. Bazı tuğla ebatları
aşağıda verilmiştir:

  • Fabrika tuğlaları, üretim şekillerine göre kendi aralarında da aşağıdaki gibi sınıflandırılır:

a. Normal tuğla: 190x90x50 mm
 
      normal dolu tuğla                                    normal delikli tuğla              

b. Modüler tuğla: 190 x 90 x 85 mm










c. Blok tuğla:









    İnce blok tuğla 8.5x19x19cm


                                                                                                            Normal blok tuğla 13.5x19x19cm

d. İzolasyon tuğlası:


İzolasyon tuğlası
24x14.5x23.5
29x19x23.5

24x24x23.5




e. Baca tuğlası:




Baca tuğlası
 19x19x19
delik Ø 130

DUVAR...?


DUVAR:
Bir yapısının çevresini dış çevreye karşı koruyan ve yapının iç bölümlerini birbirinden ayırmaya yarayan, taş, tuğla v.b. gereçlerden yapılan veya örülen düzlem.


DUVAR ÇEŞİTLERİ:
Duvarlar kullanıldıkları malzemeye, taşıma durumuna ve yapıldıkları yere göre
sınıflandırılırlar.

A) Malzeme Çeşidine Göre Duvarlar:

1.Taş duvarlar
Taş duvarlar; taş ocaklarından                      

çıkartılan taşların, inşa edileceği yere
göre, (bahçe duvarı, temel duvarı) kuralına
ve tekniğine uygun örülmesiyle oluşan
elemanlardır.
Taş duvarlarda kullanılan taşların,
elde edilişlerine ve işlenme şekillerine
göre türleri vardır:

a-)  Moloz taş duvarlar

Taş ocağından çıkartılan taşların hiçbir işlem yapılmadan kullanılmasıyla oluşturulan duvar türüdür.
Harçsız moloz taş duvar (kuru duvar): Yük taşımayan bahçe ve çevre duvarları istinat duvarları fosseptik ve su kuyusu duvarları ile ağırlık duvarlarında uygulanır.
Harçlı moloz taş duvar: Temel, bodrum ve normal kat duvarlarında, çevre ve istinat duvarlarında uygulanır.
Moloz taş duvarlarda genel yapım kuralları şunlardır:
- 1 m2 duvar yüzeyinde 15 ten fazla taş bulunmamalı, eşit aralıklarla dağıtılmış en az iki bağlantı (kenet) taşı olmalıdır.
- Taş kalınlıkları 15 cm.den fazla olmalıdır
- Taş sıralarının üzerleri harçla tesviye edilerek düzeltilmelidir
- Taşların duvar içinde kalan tüm yüzeyleri harçla sarılmış
olmalı duvar yüzü sıvanacak ise köşeler ve kapı-pencere yanları tuğlayla örülmelidir
- Derz kalınlığı en fazla 4.00 cm. olmalı, oturtulan taşlar yerlerinden oynatılmamalı, bu yapılmışsa taş kaldırılıp yeniden temizlenip harç konulduktan sonra taş ıslatılıp yerine yerleştirilmelidir
- Taş yüzeyleri mümkün olduğunca birbirine dik ve görünen yüzeye dik 5.00 cm.lik kısmı düzeltilmiş olmalı, çukurluklar olmamalıdır. İç yüzeylerde derz kalınlığı 3.00 cm. yi geçmemelidir.
b-)  Kaba yonu taş duvarlar
Kaba yonu taş inşaat «Harçlı Moloz Taş İnşaat»ındaki esaslara uyulmak şartı ile yapılır. Kaba yonu yüzeyleri, sıra halinde, çeşitli boyuttaki dikdörtgen yüzeyli taşlarla karışık olarak veya çok kenarlı taşlarla mozaik şeklinde örülür.
Yüzeylerdeki kaba yonu taşların kargirle bağlantılarına dikkat edilecek ve yüzeye konan bir sıra taşın arkası duvarın bütün kalınlığında tamamlandıktan sonra üst sıranın örülmesine geçilecektir.
Taş aralarındaki derz yerlerinin genişliği bütün duvar cephesinde aynı ve en çok 2 cm. olacaktır.
Taşlar yerlerine konduktan sonra kalemle hiçbir düzeltme yapılmayacaktır.
Taşlar sıra halinde örüldüğü takdirde sıra aralarındaki yükseklik farkı dar taş sırasının 1/5 ini geçmemelidir.
Bir sıra ile ondan sonra gelen sırada birbirine en yakın olan derzlerin arasındaki uzaklık 10 cm. den az olmayacaktır.
Kaba yonu taş sıralarına mimari düşüncelerle yukarıda yazılanlardan farklı şekiller verilmesi gerektiği zaman projesine veya şartnamesine uygun olarak yapılacaktır. Çok köşeli taşlarla örülecek kargir yüzeylerinde birbirine yakın taşlarla arasındaki boyut farkı, görünüş güzelliğini bozmayacak oranda olacaktır.
c-) İnce yonu taş duvarlar
İşçilik ve maliyetinin yüksek olmasının yanı sıra estetik bakımdan güzel görünüş için bina cephelerinde uygulanan duvar türüdür.
İnce Yonu taş duvarlarda genel yapım kuralları şunlardır:
- İnce yonu taşların yatak ve yan yüzleri 15.00 cm. derinliğe kadar düzgün ve keskin doğrular şeklinde gönyesin de tesviye edilmelidir
- Taşların en küçük kenarı 20.00 cm.den az olmamalı,15.00 cm. derinliğe kadar kesit daralması ve görünen yüzeylerde çukurluk bulunmamalıdır. Görünen yüzeyler ya düz olmalı ya da en çok 2.00 cm. çıkıntılı “Sıklop Duvar” olmalıdır
- Derz kalınlığı, duvar boyunca 1.50 cm.yi geçmemeli taşlar duvarla iyi bağlantı yapmalıdır
- İki taş sırası arasındaki yükseklik farkı en çok 2.00 cm., en kalın ve en ince taş sıraları arasındaki fark da 4.00 cm.yi geçmemelidir
- Düşey derzler arasındaki uzaklık 10.00 cm.den fazla olmalıdır.  

d-) Kesme taş duvarlar.
Yapı alanına göre incelendiği zaman kesim işlemine uğratılan taşlar ile bir ölçü çerçevesinde uygulanan taş duvar tiplerinden birisi olarak dikkatleri çekmektedir. İki farklı uygulanış biçimi vardır.
• Kesme Blok Taş Duvarlar: Nadir olarak gördüğümüz ve aynı zamanda işçiliği son derece pahalı olan, kalınlık anlamında 1 cm’den daha ince olan kesme taş duvar tipidir.
• Kesme Blok Kaplama Taş Duvarlar: Kargir duvar üzerine örülen bir taş duvar tipi olarak dikkatleri çeker. Birbirine kenetli bir şekilde örülen ve kalınlık – yükseklik dengesi açısından yüksek boyutlar tercih edilen türlerdendir.
2.Tuğla duvarlar
Çeşitli şekil ve özellikteki tuğlaların; düşey derzleri üst üste gelmeyecek şekilde, değişik dizi ve örgü çeşitlerine göre, harçla örülen duvarlara tuğla duvarlar denir




3.Beton briket duvarlar

Beton briket duvarlar, içerisine kum, çakıl, tüf cürufu, bims (sünger taşı) gibi malzemelerin çimento ve suyla nemli kıvamda karıştırılıp, kalıplarda sıkıştırılması suretiyle elde edilen blokların, harçlı olarak örülmesinden oluşur.İskelet yapılarda yük taşımayan bölme duvar olarak uygulanır. Bazen de iki katı geçmeyen yığma yapıların duvarlarında uygulanır.
4.Gaz beton duvarlar
Gaz beton duvarlar; gaz beton bloklar kullanılarak örülen duvarlardır. Kolay kesilebilir olması, belirli seviyede yalıtımı sağlaması, rutubeti az çekmesi nedeniyle inşaat sektöründe tercih edilen duvarlardır.




B) Taşıma Durumuna Göre Duvarlar
Taşıyıcı duvarlar: Yük taşıyan duvarlardır ve yığma yapılarda kullanılır.
Bölme duvarlar: Yük taşımayan duvarlardır ve karkas yapılarda kullanılır.
C) Yapıldıkları Yere Göre Duvarlar
Dış duvarlar: Bina dış cephelerinde yapılan duvarlardır.
İç duvarlar: Bina iç cephelerinde mekanları bölmek için yapılan duvarlardır.
İŞLEVLERİ
Duvarların; binalarda taşıyıcı duvar ve bölme duvar olarak, fonksiyonları vardır. Yığma yapılarda örülen duvarlar, taşıyıcı bir duvardır ve kiriş, kolon, temel ve döşemeler gibi yük taşırlar. Taşıyıcı duvarlarda örgü malzemesi olarak, modüler tuğla ve blok yığma yapı tuğlası kullanılır. Duvarlar iskelet binalarda ise; yalnızca mekânları birbirinden ayırmak için bölme duvar olarak uygulanırlar. Blok tuğlalar, gaz beton bloklar ve beton (bims) briket duvarlar, binalarda bölme duvar elemanı olarak uygulanır. Ayrıca duvarlar, dış mekanla bağlantıyı kesen eleman olmalarından dolayı, dış etkilere (soğuk-sıcak, yağmur) karşı binayı da korurlar.

İKSA ...?

İKSA:
Yeraltı suyu bulunmayan kuru zeminlerde ya da kendini tutamayan gevşek zeminlerde kaymayı önlemek için yapılan işleme “iksa” denilmektedir. iksa yapımında çeşitli boyutlarda ahşap kereste kullanılır bunlar:
  • Kazık. Kare kesitli olanlar 8×8, 16×16 cm., dairesel kesitli olanlar Ø 10-15 cm. arasındadır
Kalas. 3-5 cm. kalınlığında 15-30 cm. genişliğinde ve 2.00-6.00 m. boyunda elemanlardır.
  • Destek Dikmesi. 8×8 ile 24×24 cm. en kesitinde ve 2.00- 6.00 m. boyunda elemanlardır.
  • Payanda ve Yastık. 12×12 ile 30×30 cm. kare en kesitli veya Ø 15-30 cm. dairesel kesitli 2.00-6.00 m. boyunda elemanlardır.
  • Destek Kirişi. 8×8 ile 12×30 cm. en kesitli 2.00-6.00 m. boyunda elemanlardır.
  • Destek Gergisi. Aynen Destek Dikmesi elemanlarından yapılabilirler.
  1. Basit Kanallarda İksa
  2. Şekilleri aşağıda verilen bu iksa türü genellikle derinliği ve akıcılığı az olan ve düşey olarak 1.00-2.00 m. aralıklarla kalasların çukur yanlarına desteklerle sıkıştırılması yoluyla uygulanan boru, kanalizasyon ve tesisat kanalları için uygulanır. Seyrek ve sık kalas aralıklı basit kanal iksası olmak üzere iki tipi mevcuttur (bkz. Şekil)
  3. Dar Yapı Çukurunda İksa
    Şekilleri aşağıda verilen bu tip iksa sürekli temel çukurları, su kanalı, boru ve tesisat işlerinde uygulanır. Başlıca 4 tipi mevcuttur (Bkz. Şekil)
    • Aralıklı Yatay İksa: 30 cm. aralıklarla çukur kenarlarına karşılıklı ve yatay olarak yerleştirilen kalaslar yaklaşık 1.00 m. aralıkla düşey ve karşılıklı destek dikmeleri gerilerek kamalarla sağlamlaştırılır.
    • Aralıklı Düşey İksa: Yukarıdakinin benzeri bir iksalama şekli olup burada fark kalasların zemine düşey olarak yaslanmasıdır.
    • Aralıksız Yatay iksa: Daha derin ve zemini gevşek yapı çukurlarında uygulanan iksa şekli olup burada yatay kalaslar aralıksız konulmaktadır.
    • Aralıksız Düşey iksa: Aralıksız yatay iksadaki gibi uygulanır farkı 2.00 m.den daha derin kazıda zemin üst kotundan en çok 2.00 m. aşağıda iskele kurulması ve kazılan toprağın yukarıya kademeli olarak atılması ve kalasların yanyana düşey konulmasıdır.
  4. Geniş Yapı Çukurunda İksa:
    Bodrum ve geniş yapı çukurlarında uygulanan ve çukur kenarlarından 1.50-2.00 m. dıştan çakılan kısa kazıklara 5×8 ya da 6×10 cm. en kesitli lata tahtaları tel bulon ve çektirme gibi madeni araçlarla tutturulmak suretiyle oluşturulan iksa sistemidir. Dikmeler yatayla 30-60 lik açı yapan payandalarla desteklenir ve tabana kazıklarla raptedilir (Bkz. Şekil).

İmar planı nedir?, İmar parseli nasıl oluşturulur?

İMAR PLANI NEDİR ?
İmar uygulaması yapılan yerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulamaya esas olacak diğer bilgileri ayrıntılarıyla gösteren üzerine kadastral durumu da işlenmiş plana uygulamaya imar planı deniyor.





İmar Planı: İmar uygulaması yapılan yerin yapı adalarını, bunların yoğunluk ve düzenini, yolları ve uygulamaya esas olacak diğer bilgileri ayrıntılarıyla gösteren üzerine kadastral durumu da işlenmiş plana uygulama imar planı denir.
Mevzi İmar Planı : Mevcut imar planı sınırları dışında olup bu planla bütünleşmeyen bir konumdaki alanlar üzerinde hazırlanan ve sosyal ve teknik alt yapı gereksinimleri kendi bünyesinde sağlanmış olan plandır.
İmar Parseli : İmar adaları içerisindeki kadastro parsellerinin imar mevzuatı ve imar planı esaslarına göre düzenlenmiş şeklidir. Kadastro Parseli: Kadastro yapıldığı zaman kadastro adaları içinde bulunan mülkiyeti tescilli parseldir.
Düzenleme Ortaklık Payı (D.O.P.) :İmar düzenlenmesine tabi tutulan yerlerde kamu yararına ayrılacak alan ve tesisler için kullanılmak üzere düzenlemeye tabi tutulan arazi ve arsaların, düzenlemeden öceki yüzölçümlerinden %35 e kadar düşülebilen miktar ve/veya zorunlu hallerde malikin muvafakatı ile tespit edilen karşılığı bedeldir.
İmar parseli nasıl oluşturulur?
Parselinin üzerinde bulunduğu yoldaki cephesi ise parsel cephesini ifade ediyor. İki veya daha fazla yola cephesi olan parsellerde, ön, arka ve yan cephelerin tayini, adadaki diğer parsellerin konumları, mevcut binalar ve yapı nizamı dikkate alınarak belediye tarafınca belirleniyor.

İmar parseli ile ilgili esaslara İmar Kanununun 18’inci Maddesi Uyarınca Yapılacak Arazi ve Arsa Düzenlemesi ile İlgili Esaslar Hakkında Yönetmelik'te yer veriliyor. İlgili yönetmelik hükümleri aşağıda yer alıyor;

Birinci Bölüm
GENEL HÜKÜMLER
Amaç
Madde 1 – Yönetmeliğin amacı; 3194 sayılı İmar Kanununun 18. mad­desine göre yapılacak arazi ve arsa düzenlemesinin nerelerde ve ne şekilde tatbik edileceği ve bununla ilgili diğer hususlara açıklık getirmektir.
Kapsam
Madde 2 – Bu Yönetmelik, belediye ve mücavir alan sınırları ile bu sınırlar dışında düzenlenmiş uygulama imar plânı alanları içindeki binalı veya binasız arazi ve arsa düzenlemelerini kapsar.
Kanuni Dayanak
Madde 3 – Bu Yönetmelik, 3194 sayılı İmar Kanununun 44/I-c maddesi hükmü gereğince düzenlenmiştir.
Tanımlar
Madde 4 – Bu Yönetmelikte sözü geçen ve Kanunda yer almayan tanımlar aşağıda açıklanmıştır:
a.    Düzenleme sahası: Sınırı tespit edilerek, düzenlenmesine karar verilen sa­hadır.
b.    Düzenleme sınırı: Düzenlenecek imar adalarının imar plânına göre yol, meydan, park, genel otopark, yeşil saha gibi umumi hizmetlere ayrılan ve tescile tabi olmayan alanlar ile cami ve karakol yerlerini çevreleyen sınırdır.
c.    Düzenleme ortaklık payı: Düzenlemeye tabi tutulan yerlerin ihtiyacı olan yol, meydan, park, yeşil saha, genel otopark gibi umumi hizmetlere ayrılan ve tes­cile tabi olmayan alanlar ile cami, karakol yerleri ve ilgili tesisler için kullanılmak üzere, düzenleme dolayısıyla meydana gelen değer artışları karşılığında düzenle­meye tabi tutulan arazi ve arsaların, düzenlemeden önceki yüzölçümlerinden %35’e kadar düşülebilen miktar ve/veya zorunlu hallerde malikin muvafakatı ile tespit edilen karşılığı bedeldir.
d.    Düzenleme ortaklık payı oranı: Bir düzenleme sahasında tespit edilen dü­zenleme ortaklık payı miktarının bu saha içindeki kadastro veya imar parsellerinin toplam yüzölçüm miktarına oranıdır.
e.    Özet cetveli: Düzenleme sahasına giren kadastro, varsa imar parsellerinin tapu senedi miktarı, düzenleme sahasına giren ve girmeyen kısımları ile düzenleme ortaklık payları, varsa kamulaştırma ve bağış miktarları ile oluşan imar parselleri ve imar adalarının yüzölçümlerinin yazıldığı cetveldir.
f.    Dağıtım cetveli: Her imar adası için ayrı olarak düzenlenen ve bu düzen­leme sonucu meydana gelen parsellerin, hangi kadastro veya imar parsellerinden, nasıl oluştuğunu, kadastro ve imar parsellerinden alınan düzenleme ortaklık payını, gerektiğinde malikin muvafakatı ile terk edilen alanları ve kamulaştırılan alanların miktarlarını gösteren cetveldir.
g.    Tahsis cetveli: Kadastro veya varsa imar parsellerinin hangi imar adalarına gittiğini gösteren cetveldir.
h.    Umumi hizmetlere ayrılan miktar: Bir düzenleme sahasında yol, meydan, park, genel otopark, yeşil saha gibi umumi hizmetlere ayrılan ve tescile tabi olma­yan alanlar ile cami, karakol yerleri ve ilgili tesisler için ayrılan alanların tümüdür.
i.     Kroki: Yaklaşık ölçekte ve üzerinde ölçü değerlerinin yazılı olduğu ada veya parsellerin çizimidir.
1.    Röperli kroki: Ada veya parsellerin yeri değişmeyen sabit tesislere bağlı olarak zeminden alınan ölçülerinin yazılı olduğu krokidir.
2.    Ebadlı kroki: Ada veya parsellerin paftası üzerinden alınan veya daha önce tespit edilmiş olan ölçülerinin yazılı olduğu krokidir.
3.    Uygulama krokisi: Ada veya parsellerin zeminde belirtilmesi amacıyla paftası üzerinden alınan ölçüleri yazılarak düzenlenen krokidir.
j.     Parsel numarası: Bir ada içindeki parsellere, her ada için (1)’den başlaya­rak verilen numaradır.
k.    Parselasyon plânı: İmar plânının araziye uygulanmasından sonra yapıla­cak rövele ölçülerine göre boyut değiştirmeyen paftalar üzerinde çizilen, kesin parselasyon durumunu gösteren ve tapuya tescil işlemlerine esas alınan plândır.
l.     Hata sınırı: Ölçü değerleri ile plân değerleri arasındaki kabul edilebilir en büyük farktır.
m.   Teknik yönetmelik: 1/2500 ve daha büyük ölçekli harita ve plânların ya­pılmasına ait yönetmelik.